MB&F LM1 Legacy Machine No 1

Vahşi, etkileyici ama sıra dışı? Belki bütün bu tanımlar demeti deneyimli bir saat üreticisi MB&F’nin yeni fütüristik modelini açıklamamıza yardımcı olabilir. Yeniye çizgilere sahip ama klasik? Anıtsal bir merkezi denyege haiz özel bir zaman ölçüm mekanizması; tamamen bağımsız çift yerel saat fonksiyonu? Eşsiz dikey güç rezerv göstergesi, narin yapıya sahip dairesel bir kasa? Saat yapım endüstrisinde bir efsane? ve dahası her şeyin üzerinde otantik ve orijinal MB&F mekanizması(dişlisi)

Maximillian Büsser, hayallarinde canlandırdığı dönemde tasarlanmış bir model aslında Legacy Machine No.1; 1967 yerinde 1867 senesinde doğsa idim ne olurdu diye sormuş kendine defalarca? Kendisi bir soru üzerine şöyle demiştir ?kol saatleri ilk kez 1900lü yıllarda ortaya çıkmış ve giderek yaygınlaşmıştır. Ben ise bu bilgiye sahip olduğumdan beri 3 boyut görselliğine sahip erkek kol saatleri tasarlamak istedim ben, ama ilham kaynağım kesinlikele, Grendizers, Star Wars or fighter gibi Hollywood filmleri olmadı. Ama her zaman aklımda şu imgelemeler oldu eski tip cep saatleri, Eiffel kulesi ve ünlü roman bilim kurgu yazarı Jules Verne oldu. Kendime sordum;? O yıllarda yaşasa idim, mesela 1911 model bir makine neye benzeyebilirdi. İlham kaynağım kendinden cevabını verdi, yuvarlaksal hatlara sahip, 3 boyutlu görünüme sahip bir saat, Legacy Machine No.1?

19. YY?ın cep saatlerinin aslına sadık kalarak tasarlana LM1, ağır başlı bir salınıma sahip (2.5hz) geniş kadran ve geleneksel brequet overcoil ile desteklenmiş, görkemli ikiz kavisler, gizemli ve karmaşık hareket ettirici mekanizmasının o şeffaf ama aşikar biçimde dişlilerin hareketine engel teşkil etmeyecek olan büyüleyici görünümü, gerçekten övgüyü fazlasıyla hak ediyor. Kadranın her iki yakasında bulunan saatteki yelkovan ve akrep yeni saat dilimleri için rahatlıkla ayarlanabilir durumda. Her iki bölüm de birbirinden bağımsız hareket eden dişli çarklarına sahip. (çoğunlukla diğer saat firmaları her birinin ayrı ayrı ayarlanmasına müsaade etmeyen bir teknik kullanmaktadır) Saatin tasarımı 1780-1850 yılların nadide saatlerin altın çağını anlatan fotoğraf karelerinden çıkmış bir ciddiyete de sahiptir. Görüntü itibari ile o kabarık eski çağ minyatür saatlerini andırır. Üzerindeki güç göstergesi 3 boyutlu görüntünün dengesini destekler.

Legacy Machine No.1’in ön cephesine baktığımızda, kristal berraklığında bir kubbeden oluşan bir mimari tasarım görmekteyiz, arka cephesinde ise mekanik ve fantastik bambaşka bir dünya var, bu şekilde Jules Verne?nin mitolojik Atlantis şehri hakkında düşündükleri de uyanıyor insanın zihninde?

Legacy Machine No.1; bir tasarımcının ne kadar yetenekli olduğunu ve derinden düşünerek neler yapabildiğine dair tanıklık ettiğimiz bir şahaser! Düz bir levhadan, bir tasarım harikası yaratmayı başaran Jean-François Mojon ve ekibi Chronode, LM1?in tasarım aşamasının başında ciddi anlamda büyük mücadele vermiş. (Chronode takımı Cenova 2010 Büyük Saat Tasarım etkinliğinde En iyi Saat tasarımı ödülünü almıştır) Zorluklarla mücadele ederken Kari Voutilainen?ın da estetik güzellik konusunda kapısını çalmışlar. Herşeyin sonunda geleneksel ama modern bir saat çıkmış. Kuşkusuz Legacy Machine No.1, tasarımındaki usta dokunuşu işte bu ekibe borçlu? Legacy Machine No.1 gerçekten de gerek cilalanmış gövdesi, gerekse emsalsiz kubbe biçimindeki ön cephesi ile hayranlarından tam not almayı başarabilen mükemmel bir kol saati diyebiliriz.